Körfezden Sıcak Para Akışı Devam Ediyor
Son yıllarda gerilen ilişkilerin normale dönüşünü sağlama çabaları, ekonomik bağların da etkileyici bir biçimde canlanmasına sebep oldu. 2022’nin Ocak ayından Temmuz ayına kadar süren dönemde, Türkiye’nin Suudi Arabistan’a yaptığı mal sevkiyatı %600’ü aşan bir artış gösterdi.
Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin Çarşamba günü yayımladığı verilere göre, bu yılın ilk yedi ayında Suudi Arabistan’a gerçekleşen ihracat, 1,25 milyar dolar (33,79 milyar TL) değerine ulaştı. Bu, geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla yaklaşık 172 milyon dolar olan rakamın %630’luk bir artışını temsil ediyor.
Bu çarpıcı toparlanma, 2018’de Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul konsolosluğunda öldürülmesi sonrasında iki ülke arasındaki ilişkilerin bozulmasının ardından uygulanan gayri resmi ticaret engellerinin neden olduğu uzun süreli ihracat düşüşünün yerini güçlü bir yükselişe bıraktığını gösteriyor.
İlişkilerin düzelme sinyalleri olarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Nisan 2022’de Suudi Arabistan’ı ziyaret etti ve Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman da geçen yıl Haziran ayında Türkiye’yi ziyaret etti. Son yakınlaşma hamlelerinden biri olarak Erdoğan, geçtiğimiz ay Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni de kapsayan Körfez turunu gerçekleştirdi. Bu tur, Erdoğan’ın Mayıs ayında tekrar seçilmesinin ardından gerçekleşti ve 2021’den bu yana gerilen ilişkileri düzeltme amacıyla yürütülen diplomatik çabalara dayanıyor.
Bu yakınlaşma sadece siyasi arenada değil, aynı zamanda ekonomik alanda da somut sonuçlar doğurdu. Körfez ülkelerinden gelen yatırım ve fonlar, Türk merkez bankası ve finansal piyasaların istikrarını sağlama yolunda önemli bir rol oynadı. Türkiye, son yıllarda BAE, Katar, Çin ve Güney Kore ile 28 milyar dolarlık döviz takası anlaşmaları imzaladı ve bu anlaşmaların büyük bir kısmının Türkiye Merkez Bankası rezervlerinde olduğu düşünülüyor. Mart ayında Suudi Arabistan, Türkiye’nin merkez bankasına 5 milyar dolarlık bir yatırım gerçekleştirdi.
Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesi, enerji, doğrudan yatırım, savunma ve medya gibi çeşitli alanlarda yapılan anlaşmalarla da teyit edildi. Özellikle Türk işadamı Baykar ile Suudi Arabistan arasında imzalanan insansız hava aracı anlaşması, Türkiye tarihindeki en büyük savunma ve havacılık ihracat anlaşmalarından biri olarak kayda geçti. Bu anlaşma ile ilgili detaylı bir değer açıklaması olmasa da, 3 milyar doları aşan bir değeri olduğu konusunda haberler bulunuyor.
Suudi Arabistan ve Baykar, Riyad’da insansız hava araçlarının üretimini yerelleştirmek üzere stratejik bir anlaşma imzalayarak işbirliklerini daha da güçlendirdi. Türkiye’nin Suudi Arabistan’a yönelik ihracatı, özellikle halı satışlarının 173 milyon doları aşan payıyla ön plana çıkarken, kimyasallar, hububat ürünleri, makine ve parçaları gibi sektörlerde de önemli artışlar gözlemlendi. Bu ekonomik canlanma, iki ülke arasındaki siyasi ve ekonomik yakınlaşmanın bir yansıması olarak önemli bir başarı olarak değerlendiriliyor.